Bebeklerde Pamukçuk
Dilde, yanak içinde ve damakta beyaz lezyonların görülmesi ile karakterize olan pamukçuk; bebeklerin huzursuzlanmasına, emmeyi bırakmasına ve sindirim sistemi problemleri yaşamasına neden olan bir enfeksiyon türüdür.
Candida mantarı nedeniyle oluştuğu kabul edilen pamukçuk sıklıkla bebekler bir yaşına gelene kadar dönemsel olarak ortaya çıkabilir. Normal flora mantarı olan Candida Albicans herkesin ağız içinde bulunsa da yeni doğan bebeklerin bağışıklık sistemlerinin tam olarak gelişmemesinden ötürü; bebeklerde görülme sıklığı yükselir. “Moniliazis” olarak da adlandırılan pamukçuk tedavisi yapılmadığı takdirde akciğer enfeksiyonlarına neden olabileceği için ihmal edilmemesi gereken sağlık sorunları arasında yer alır.
Bebeklerde Pamukçuk Oluşumu Nedenleri
Az önce de belirttiğimiz gibi ağız içi pamukçuk oluşumunun temel sebebi Candida Albicans mantarıdır. Sağlıklı kişilerin ağız içlerinde bu mantar bulunur ve normal şartlar altında herhangi bir şikayete neden olmaz. Fakat bebeklerde ağız içi enfeksiyonlarına yol açabilir.
Bebeklerin ağız içinde pamukçuk oluşmasının en büyük nedeni zayıf bir bağışıklık sistemleri olduğu için enfeksiyon oluşumuna karşı direnç gösterememeleridir. Bu açıdan yaklaşıldığında hamileliğin 37. haftasından önce doğan prematüre bebeklerde pamukçuk görülme ihtimalinin arttığını söyleyebiliriz.
Pamukçuk, yakın zamanda antibiyotik tedavisi geçiren bebeklerde de görülebilir. Bunun sebebi antibiyotiklerin ağız içerisindeki sağlıklı bakterileri azaltması ve ağız içerisindeki mantar oranını arttırmasıdır.
Pamukçuk oluşumu salt bebeğin metabolizmasına da indirgenemez. Anne sütü ile beslenen dönemde annenin antibiyotik tedavisi görmesi de bebeklerde pamukçuk oluşumunu tetikleyebilir.
Bebeklerde Pamukçuk Belirtileri
Pamukçuk belirtilerinin ilki bebeğin ağız içerisindeki bir bölgede ya da ağız içinin tamamında beyaz ve parçalı lezyon oluşumlarıdır. Bu beyaz örtü dilde oluştuğunda süt kalıntısı olarak yorumlanabilir.
Pamukçuk bebeğe acı verdiği için bebeğin iştahında azalma, ağlama ve memeyi sık sık bırakmak istemesi gibi şikayetlere de neden olabilir.
Pamukçuk bir enfeksiyon türü olması nedeniyle ihmal edilmemesi gereken bir sağlık sorunudur. Bebeklerin bağışıklık sistemindeki zayıflık bu enfeksiyonun yayılmasına neden olabilir. Pamukçuk sorunu yaşayan bebekler mümkün olduğunca kısa sürede uzman doktorlara götürülmelidir.
Bebeklerde Pamukçuk Tedavisi
Pamukçuk hastalığı kendiliğinden geçmediği için en kısa sürede tedavi edilerek yayılmasının önlenmesi gerekir. Uzman doktorların önerdikleri antimikotikli damlaların kullanılması ile enfeksiyon ortadan kaldırılabilir. Aynı zamanda emziren annenin de kendini değerlendirmesi ve göğsünde herhangi bir ağrı, acı ya da kızarıklık olup olmadığından emin olması gerekir. Eğer bebekle birlikte anne de enfeksiyon kapmışsa tedavi her ikisini iyileştirecek şekilde tasarlanır.
Bebeklerde Pamukçuk Oluşumu Nasıl Önlenir?
Bebeklerde pamukçuk oluşumunu önlemenin kesin bir yolu olmasa da uzman doktorlar sterilizasyonun bu aşamada önemli bir fark yaratacağını öne sürerler.
- Emziklerin, oyuncakların veya bebeğin ağzına götürdüğü nesnelerin tamamının sık sık temizlenmesi gerekir.
- Beslenme sırasında kullanılan ekipmanlar sık sık steril hale getirilmelidir.
- Bebeği beslerken ya da altını değiştirirken eller temizlenmelidir.
Bu önlemler alınarak pamukçuk oluşma riski azaltılabilir. Yine de tamamen önleme imkanının olmadığını hatırlatmak istiyoruz. Önemli olan bebeğinizin sağlığı için pamukçuk oluşumunu gözlemlediğiniz zaman en kısa sürede uzman doktorlarla iletişime geçmenizdir. Böylece enfeksiyonun yayılmasını önleyebilirsiniz.
Emziren Anneler Dikkat; Enfeksiyon Size de Geçebilir!
Bebeğinizi emziriyorsanız ve ağzında pamukçuk oluşumu gözlemlediyseniz bu enfeksiyonun size geçme ihtimalini göz ardı etmemelisiniz. Emzirirken ve sonrasında göğüslerinizde acı, göğüs uçlarınızda hassasiyet ve meme başı çevrenizde renk değişimleri görülüyorsa büyük bir ihtimal enfeksiyon size de geçmiştir.
Sizin de enfeksiyon kapmanız bebeğinizin enfeksiyon sorununu tetikleyebileceği için tedavinizi aksatmamalısınız.